Diş sağlığı için zararlı olarak nitelendirilen gıda maddeleri şekerli ve asitli gıdalar ile dişler üzerine yapışıp kalan, kolay temizlenemeyen maddelerdir. Bunları tamamen kesmek değil ancak belirli bir düzen içinde tüketmek diş çürüğünün önlenmesi için gereklidir.
Yine şekerli gıda yendikten sonra ağıza atılacak bir parça peynir şekerin çürük önleyici etkisini gidermek açısından son derece önemlidir.
Evet. Özellikle bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde diş çürüğüne eskiye oranla daha sık rastlanıyor. Bunun nedeni beslenme alışkanlıklarının değişmesidir. Eski insanlar sert gıdalarla beslendikleri için doğal yollarla dişlerde bir temizlik sağlanırdı. Günümüzde hazır gıda endüstrisinin gelişmesiyle birlikte bu tür gıdaların tüketimi de arttı. Bisküvi, şeker, çikolata, kola gibi her an elimizin altında olan bu gıda maddeleri dişlerin üzerine yapışıp kalan ve asit oluşturan maddeler oldukları için günümüzde diş çürüğü artışının başlıca sorumluları olarak kabul ediliyorlar.
Yüksek protein içeriğinin yanı sıra diş sağlığındaki önemi açısından peynir özellikle şekerli gıda tüketimi sonrası şiddetle tavsiye edilen bir besindir.
Yer fıstığı da içeriğindeki fosfat nedeniyle çerez türü yiyecekler arasında diş dostu olarak nitelendirilen bir besindir.
Rafine edilmemiş hububat (beyaz undan yapılmış ekmek yerine kepekli esmer ekmek) diş sağlığı açısından tercih edilmelidir.
Mide yanması, kaynama, ağıza kadar gelen mide içeriği ile daha çok karakterize olan reflü tedavi edilmediği zaman genel vücut sağlığını ve yaşam kalitesini tehdit eder duruma gelmektedir. Özetle yemek borusu ve mide arasındaki kapağın anatomik sapmalar ve patolojik durumlar nedeni ile düzgün çalışmaması ile reflü oluşmaktadır. Sigara ve alkol kullanımı, çikolata, soğan, sarımsak, baharatlar, turşu, asitli içecekler, aşırı yağlı yiyecekler, poğaçalar mide kapağının çalışmasını olumsuz etkileyen yiyeceklerdir. Tükürük salgısı az olan hastalarda bu durum daha fazla sıkıntı yaratacaktır. Mide içeriğinin, mide asidiyle birlikte ağıza gelmesi dişlerde erozyona neden olup, aşınmalar ortaya çıkacaktır. Bunlar hassasiyete neden olabilir. Bu sebeple flor oranı yüksek gargaralar kullanıp, aşındırma özelliği az olan diş macunlarına yönelmek doğru olacaktır. Ayrıca sert diş fırçalamaktan kaçınılmalı, yemeklerin hemen akabinde fırçalamak yerine bir süre beklenmeli, ağız su ile sık sık çalkalanmalı veya ph dengesini sağlamak için peynir yenilip, süt içilebilir. Sakız kullanmanın faydaları konuşulsa da uzun süreli sakız kullanımında mide asidi de harekete geçeceği için bu noktada dikkat etmek gerekir.